1999 yılından bu yana

kadınlara her konuda destek oluyoruz!

Hakkımızda

17 Ağustos 1999’da tarihimize “Marmara Depremi” olarak geçen doğal afet, 1939’da Erzincan’da yaşanmış depremden –ki halk arasında Erzincan Felaketi olarak anılır- sonra büyüklüğü açısından Türkiye’de meydana gelen en büyük ikinci deprem olarak kayıtlara geçmiştir.

KADAV, 17 Ağustos depreminin hemen ardından bölgeye ulaşan gönüllü kadınların kurdukları bir vakıftır. İster insan eliyle, ister doğal nedenlerle olsun, afetlerden en çok etkilenen kadınlarla ve çocuklarla dayanışmak için alanda faaliyet gösteren bir grup kadına o vakitler “Kadınlarla Dayanışma Grubu” denmişti.

Kurulan çadır ve konteynerlerde depremzede kadınlarla sorunlar, imkânlar, bilgi, deneyim, dayanışma ve sevgiyle paylaşılmaya çalışılmış, afetin yakıcı günlerinin hafiflemesinin hemen ardından, bölgede hayatta kalan aile bireylerinin bakımını, çadırların ve birkaç kırık dökük eşyanın bekçiliğini yapmak zorunda kalan fakat aynı zamanda yaşadıkları felaketin ağır travmasıyla da baş etmeye uğraşan depremzede kadınların sorunlarını önceleyerek çalışmalarını detaylandıran bu grup, edindiği deneyimlerle örgütlenme yoluna gitmiştir.

Bölgedeki sorunlara bir ölçüde çare olmak üzere geliştirilen projeleri yaşama geçirmek için 2001 yılı Haziran ayında faaliyetlerinin merkezi Kocaeli olmakla beraber, resmi oluşumun adresi İstanbul olarak tescil ettirilmiş ve Kadınlarla Dayanışma Vakfı; KADAV kurulmuştur. Kocaeli’ndeki çalışmalar doğrudan destek ve politik faaliyetler olmak üzere 10 yıl boyunca sürmüş, bölgede yapılandırılan organik bağ ise halen devam etmektedir.

Deprem bölgesinde gerçekleştirilen çalışmalardan yola çıkan KADAV, şiddet ve ayrımcılığa uğrayan kadınları ekonomik açıdan güçlendirme mücadelesi verirken, bir de göçmenlik, mahpusluk gibi sebeplerle ayrımcılıkla, dolayısıyla da şiddetle karşı karşıya kalanların destek ve dayanışma mekanizmalarına ulaşımlarında rehberlik etmeyi ve her türlü tehlikeye karşı korumayı olmazsa olmazı olarak öncelemiştir.

2000’li yılların başlarında kadın emeği ve istihdamı konusu, kadına karşı ayrımcılığın en yaygın olduğu alanlardan biri olmasına rağmen ne Türkiye’nin ne de kadın örgütlerinin gündemine yeterince girebilmişti. Bu sorunu önceleyen KADAV Kocaeli’nde, istihdama ve gelir getirici çalışmalara yönelik programlar başlattı. Sahada kadın dayanışması amaçlı çalışmaları yürütürken, kadınların “nasıl yapmalı” sorusuna cevap üretebilmek amacıyla, kadın emeği ve istihdamının durumunu verilerle ortaya koyan, günümüzün gerçekleri ve ihtiyaçları açısından da güncelliğini koruyan bir araştırma yaparak İş ve İstihdam Birimi’ni oluşturdu. Kocaeli’nde çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren işletmelerdeki kadın istihdamının mevcut durumunu incelemek, kadın işgücü ihtiyacını tespit etmek, işverenlerin öneri ve ihtiyaçları doğrultusunda mesleki eğitim programlarını çeşitlendirerek iş arayan kadınları, en doğru biçimde çalışma yaşamına yönlendirebilmeyi amaçladı.

Sonrasında, Kocaeli’ndeki kadınların işgücü ve istihdama katılım sorunlarına eğilerek ikinci bir araştırma daha gerçekleştirdi. Önceliğimiz, Kocaeli’nde kadınların işgücü ve kentsel istihdama katılımlarını engelleyen nedenleri, kadınlar açısından ortaya koymak ve bu engellerin giderilmesi, kadın istihdamının artırılması için önerilerde bulunmaktı.

Amacımız, elde edilen sonuçları, feminist örgütler ve feminist araştırmacılarla paylaşarak kadın emeği ve istihdamının gündeme gelmesini sağlamaya çalışmak ve farklı çalışmalarda benzer bulgulara ulaşan, saptadığı sorunları ayrı ayrı kanallardan dile getiren kadınlarla, Türkiye’nin kadın emeği ve istihdamı politikalarını sil baştan değiştirmek için bir platformun kuruluşunu gerçekleştirmekti; hedeflenen oldu ve platform gerçekleştirildi.

2010 yılı çalışma programına göçmen kadınların ve LGBTİ+’lerin ayrımcılık başta olmak üzere, maruz kaldığı her türlü şiddete karşı korunması ve ekonomik açıdan güçlendirilmesi konusunu alan KADAV, savaş nedeniyle göç etmek durumunda bırakılan Suriyeliler başta olmak üzere, tüm uluslardan kadınlarla çeşitli etkinlik ve destek programları yürütmeye başladı…

KADAV oluşumundan beri, çalışma alanlarında hak savunuculuğunu öncelerken, Türkiye kadın ve feminist hareketinin ayrılmaz bir parçası olmuş, hareketin 2000’li yıllardan bu yana gerçekleştirdiği yasal kazanımların yapılanmasında önemli aktörlerden biri haline gelmiştir. Mücadeleyle elde edilen bu kazanımların uygulanması, korunması ve kaybettirilmeye çalışılanların yeniden kazanılması konusunda yürütülen ortak mücadelelerde yer almayı aralıksız sürdürmektedir.

Yaşasın Kadın Dayanışması!